Genel Müdürümüz Çiğdem Penn, Parents Türkiye dergisinde Girşimci Anne köşesinin konuğu oldu.
Girişimci Anne köşemizin konuğu bizim de araştırmalarımızı hazırlayan Xsights Şirketinin kurucusu 3 çocuk annesi “çocuk da yaparım kariyer de” diyen ekolün temsilcilerinden Çiğdem Penn.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Tabii, ben 1999 ‘da Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra, eğitimime London School of Economics and Political Science‘da devam ettim. Kariyerime danışmanlık sektöründe, dört büyüklerden birinde başladım, sonrasında araştırma projelerini çok sevdim ve kariyerime uluslararası Pazar araştırması şirketlerinde devam ettim. 2004 yılında Xsights’ ı o dönem yaşadığım Londra’ da kurdum, günden beri de Xsights’ ın büyümesi ve gelişmesi için çalışıyorum. Eşimle, London School of Economics’ te tanıştık, iki yıllık bir flört döneminden sonra evlendik; 2002 ‘ de kızımız Aleya, 2006 ‘ da oğlumuz Ozan dünyaya geldi. 2007 ile 2009 arasında, eşimin işi gereği çocuklarla Nepal’ e taşındık, ben orada da çalışmaya devam ettim. 2009 yılında ise İstanbul’ a taşındık; 2014’ de oğlumuz Atlas aramıza katıldı.
Xsights’ı kurmaya nasıl karar verdiniz?
Yoğun çalıştığım doğru ancak zamanımı çok iyi planladığımda çocuklara da zaman kalıyor. Ancak hem evde hem de işte çok iyi bir destek sistemi kurmak gerek, destek sistemi bozulduğunda ben de çok yoruluyorum. Bir de bazı konulardan fedakarlık etmek gerekiyor; örneğin ben pek televizyon seyretmem, arkadaşlarımla nadiren buluşurum, çok fazla uyuduğuma da rastlanmamıştır… Tüm bunlara rağmen çocuklara vakit ayıramadığım zamanlarda ise eşim onlarla daha fazla ilgilenir, annem ve babam destek olurlar. Darılma konusuna gelince, çocuklar bana pek darılmaz; her boş dakikamda onlarla olmak için çabaladığımı bilirler. Ben de hassas dönemlerine özellikle özen gösteririm ki kendilerini yalnız hissetmesinler… Her ailenin bir dengesi oluyor; çocuklar büyüdükçe daha kolaylaşıyor ama tabii Atlas bir başka hikaye…
İngiltere, Nepal, Türkiye çocuklarınız üç farklı ülkede yaşamışsınız, çocuklarınızı değişim konusunda nasıl yönlendiriyorsunuz?
Çocuklar aslında yeni durumlara, ülkelere, okullara çok hızlı alışabiliyorlar. Önemli olan, motivasyonlarının yüksek olması, değişime pozitif bakmaları… Ben tüm bu değişimlerin onları nasıl zenginleştirdiğini, farklılaştırdığını anlatıyorum, büyükler zaten bunu çok seviyorlar, Atlas’ın değişimlere adapte olması için ise hikayeler, oyunlar çok etkili oluyor.
Anne-bebek sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Anne -bebek sektörü çok dinamik bir sektör. Ben sektörde eğitim ürünlerinin farklılaşacağını, bu yönde yapılan mobil uygulamaların artacağını bekliyorum. Bundan başka çocuklar için sağlıklı beslenme ürünlerinin alternatiflerinin öne çıkacağına inanıyorum. Günümüzde obezite artık bir gerçek, bunun için çocuklara yönelik sağlıklı ürünlerin popüler olacaklarına inanıyorum. Sektör büyük ölçüde online tarafa taşınıyor, burada da tasarımsal olarak farklı olan ürünlerin öne çıkacağına inanıyorum.
Sizin gibi girişimci olmak isteyen ancak cesaretini toplayamayan annelere/kadınlara neler tavsiye edersiniz?
Annelik en güzel girişim… Bir minik tohumdan kocaman bir bebek dünyaya getirmek, sonra onu bağımsız bir insan olarak yetiştirmek; minicik bir sermaye ile koca bir holding kurmak gibi.. Cesaretini toplayamayan annelere, anne olmayı iş kadını olmaya bir engel olarak görmekten vazgeçmeyi tavsiye ederim. Tersine bir çocuk büyütmek o kadar çok şey öğretiyor ki… Bütçe yönetimi, risk yönetimi , zaman yönetimi , pazarlama bunlar bir annenin gün içerisinde fark etmeden kullandığı yetkinlikler… Ben annelerin çok iyi girişimci olacaklarına inanıyorum, yeter ki istesinler ve hayallerinden vazgeçmesinler.